TÜRK OCAKLARI ŞUBE BAŞKANLARI İSTİŞARE TOPLANTISI

SONUÇ BİLDİRGESİ

 

Türk Ocakları Genel Merkez ve Şube Başkanları İstişare Toplantısı, Bolu/Gerede’de, 10-11 Ekim 2015 tarihinde üç ana esasa dayalı bir gündem etrafında gerçekleştirildi. Toplantıda, Türk Ocaklarının geçen dönemde Türkiye'nin temel meseleleri hakkında ileri sürdüğü görüşler; teşkilat yapısıyla ilgili konular, projeler ve ülkemizin iç ve dış politika gündemini işgal eden ana başlıklar tartışıldı.

Türk Ocakları Genel Başkanı Prof. Dr. Mehmet Öz, açış konuşmasında, özellikle "Çözülme Süreci"nin ilk safhasından itibaren Ocak tarafından yapılan uyarıları hatırlattı. Türk milletinin aklı ve vicdanı olma sorumluluğuyla üretilen fikirler ve işaret edilen tehlikelere ülkeyi yönetenlerin itibar etmemesi, bugün gelinen vahim noktada muhakkak pay sahibidir.

Türk Ocaklılar, Türk milletine karşı taşıdığı sorumluluğun idrakiyle aşağıdaki hususları kamuoyunun dikkatine sunmayı, tarihî bir görev saymaktadır:

1. Türkiye'de meydana getirdiği tahribat, bütün boyutlarıyla göz önünde olan "Çözülme Süreci”, tamamen tarihe gömülmeli ve terör örgütüyle akılcı mücadeleyi esas alan millî devlet stratejisi, vakit geçirilmeden yürürlüğe konulmalıdır.

2. İçine düşürüldüğümüz terör girdabı, ülkemizin en önemli gündemidir. “Çözülme Süreci” boyunca kuvvetlenen “etnik bölücülük”, vatan toprakları üzerinde terör kantonları kurmak, siyasi uzantıları vasıtasıyla etnik ayrışma sürecini hızlandırmak ve Suriye'de fiilen egemen hâle geldiği bölgeleri birleştirme hedeflerine aynı anda ilerlemek için büyük bir saldırı başlatmıştır. Bu büyük tehdit, Türk milletini yeni bir varlık-yokluk mücadelesiyle yüzleşmeye zorlamaktadır. Türk devletini yönetme sorumluluğunu üstlenenler, bu yakıcı gerçeği iliklerine kadar hissetmeli; millî yol haritaları dışında hiçbir çözümün mevcut olmadığını idrak etmelidirler.

3. Suriye iç savaşının, Rusya'nın müdahalesiyle birlikte evrildiği yeni güzergâh, Türkiye’nin sadece bölgesel değil küresel sonuçlar doğuracak bir yangına komşu olduğunu bütün açıklığıyla göstermektedir. Başta PKK ve IŞİD terörü olmak üzere, Suriye'deki yangının ülkemize sirayet etmesine sebep olabilecek bütün tehditleri gözeten millî bir dış politikaya, her zamankinden daha çok ihtiyacımız vardır.

4. Toplantımız devam ederken meydana gelen Ankara'daki menfur saldırı, terörün vahşi ve kanlı yüzünü milletimize tekrar gösterdi. Bir ateş denizine komşu hâle geldiğimiz bu günlerde patlatılan bombaların hedefi Türkiye’mizdir.

Türk Ocakları olarak; katliamın ardındaki karanlık elleri lanetliyor, her türlü terörü şiddetle kınıyoruz. Bölücü-etnikçi fitnenin yol açtığı, küresel güçlerin bölgemize düzen verme çabalarıyla körüklediği bu şiddet ve vahşet ortamında hayatını kaybeden masum yurttaşlarımıza rahmet, yüce Türk milletine başsağlığı diliyoruz.

Türkiye’yi yönetme sorumluluğunu üstlenenler, görevlerinin gereğini hakkıyla yerine getirmeli; ihmal ve aymazlıklara son vermelidir. Binlerce yıllık tarihe sahip Türk milleti, bu badireleri atlatacak güce sahiptir; yeter ki birlik içinde olalım.

Büyük Türk milletine saygıyla duyurulur.